2 Haziran Cuma günü, Zorlu PSM‘nin yerli sahnenin nabzını tutan konser serisi Lokalize’de dinleyicileriyle buluşan Tuğçe Şenoğul ile konser öncesi bir araya geldik. Bu kadar kaosun içerisinde bir müzisyen olarak gerekli motivasyonu nasıl sağladığını sorduğumuzda; her şeye rağmen devam ediyor olmak bana motivasyon veriyor diyen Tuğçe Şenoğul, şarkı yazım süreçleri için, “Olmadık yerlerde, beklenmedik anlarda çıkabiliyor şarkılar.” diyor. Ayrıca Şenoğul, yakın zamanda iki EP’lik bir albüm çıkaracağını ilk kez Kayıt Dışı okuyucularına müjdeledi! Çok daha fazlası söyleşimizde seni bekliyor!
Mart ayında Görkem Karabudak ile Kopkoyu Bir Yolculuk isimli parçada bir araya geldiniz. Bu birlikteliği ve parçanın hazırlık sürecini sizden dinleyebilir miyiz?
Tabii, aslında bunu Görkem’den dinlemek daha iyi olur çünkü benim için açtığı alan dışında şarkının bir hikayesi var ve aslında bana ulaştığında büyük ölçüde tamamlanmıştı. Zaten birlikte ürettiğim (Gölgelerine) ve çok yakın olduğum bir dostum Görkem. Şarkı da bunu anlatıyor aslında. Birimiz düştüğünde, zorlandığında, iyi hissetmediğinde diğeri ona destek olmaya çalışır. Görkem, şarkıyı yolladığında gün ışığı ile karşılandım. “Gece ne kadar karanlık da olsa yıldızım olup yolumu aydınlatabilirsin” diye düşündüm ve hikayeyi ona göre kurguladım. Sonrasında konuştuğumuzda Görkem’in de tam olarak böyle hayal ettiğini öğrendim. Çok duygulanmıştık.
Sürekli modumuzu düşüren olaylarla karşı karşıyayız. Bu kadar kaosun, gürültünün içerisinde müzik üretiminiz için gerekli motivasyonu nasıl sağlıyorsunuz?
Son zamanlarda bunu çok konuştuk arkadaşlarımla. Türkiye’de kendi ayakları üzerinde durup, hiçbir destek görmeden müzik yapmaya çalışan müzisyenler için zorluk hep oldu. Evet, son zamanlar daha zorlu buna katılıyorum. Bunun içinde bana en çok motivasyon veren şey devam ediyor olmam. Her şeye rağmen aşkla, tutkuyla devam ediyor olmak belirli bir yerden sonra benim için en büyük motivasyon olmaya başladı.
Şarkı yazım süreciniz nasıl ilerliyor? Sizin için söz yazmak bir terapi gibi ya da günlük tutuyormuşsunuz gibi bir eylem mi? Yoksa, “Bugün şarkı yazmam gerekiyor, hadi masanın başına geçeyim!” dediğiniz bir noktada mı?
Şarkı yazım sürecim biraz kendi kendini belirliyor, biraz da değişken aslında. Tarifini tam beceremiyorum ama “şu an yazma vakti” diye bir his yükseliyor sanki. (gülüyor) Ben de mümkün olduğunca dinlemeye çalışıyorum. Olmadık yerlerde, beklenmedik anlarda çıkabiliyor şarkılar. Onun Karanlık Huyları‘nı, Moda’da yürürken yazmıştım, bir anda döküldü. Bazı süreçleri ise masa başına geçip kağıt kalem alıp ben başlatıyorum.
Şarkılarınızı dinleyicilerinizle single olarak paylaşıyorsunuz. Bunda günümüzdeki hızlı tüketim alışkanlığının bir etkisi var mı? Albümdeki veya EP’deki parçaları tek tek sindirerek dinleyen insanların sayısı gün geçtikçe azılıyor. Bu noktada bunu bir risk olarak gördüğünüz için mi single’larla ilerliyorsunuz yoksa yakın dönemde albüm ya da EP çıkarma planınız var mı?
Yakın zamanda iki EP’lik bir albüm çıkarma planım var. Bunu da ilk kez buradan duyurmuş olayım. Single paylaşımlarımız da devam edecek.
Sanatın diğer dalları sizi ve müziğinizi nasıl besliyor ve geliştiriyor?
Eğitimim temel fotoğraf, moda fotoğrafçılığı ve styling üzerine. Fotoğrafçılık yıllarca mesleğim oldu. Resim yapmak; kafam çok dolu olduğunda, zorlandığımda, bir karar vermeye çalışırken çok iyi geliyor bana. Panik atak geçirdiğim yıllarda da en çok o iyi gelmişti hatta. İnsanların eserlerini ve onlarla ilişkilerini izlemek ise hayatta en çok ilham veren şeylerden. Doğayı izlemek de öyle. Bunların hepsi bir bütün gibi geliyor bana. O nedenle nasıl sorusunun cevabını veremiyorum. “Hayat oluyor” gibi.