Kendine has tarzı, deli dolu sahnesi, dinlerken yerinde durmanıza engel olan melodileriyle işte huzurlarınızda Bedük! 2 Kasım Cumartesi akşamı MIX Festival kapsamında Zorlu PSM sahnesinde olacak Bedük ile bir araya geldik ve hem festival sürecini hem de yeni albüm sürecini konuştuk. Bir ara albüm yerine single’lar ile ilerlemeyi düşününen sanatçı, tekrardan albüme yoğunlaştığını, albümün bambaşka bir dünya olduğunu dile getirdi. MIX Festival’de çalacağı için neler hissettiğini sorduğumuzda; “Zorlu PSM her zaman farklıya yeniliğe, özgünlüğe açık ve destek oldu benim gözümde. Bu, benim o sahneye çıkarken çok daha farklı düşünebilmeme ve duvarların ötesine bakabilmeme olanak sağlıyor.” diyen Bedük, dinleyicilerine festivale gelirken, en rahat ayakkabılarını giyip gelmelerini öneriyor!

Öncelikle nasılsınız? Bu sıralar hayat nasıl gidiyor?

Hayattayım teşekkürler, bu ara sürekli yollarda, konserlerde yorgun, yoğun ama şükran dolu geçiyor. 

“Herkes dünyaya bir sebeple gelir, benimki de dokunabildiğim herkesi dans ettirmek, zıplatmak sanırım.” diyorsunuz. Peki ya siz? Her zaman dansın bir parçası olur musunuz? Kişisel yaşamınızda da hep pozitif ve enerji dolu musunuz?

Hayata ve olaylara pozitif bakmaya çalışırım. Keşke yerine iyi ki demeyi tercih ederim. Geleni; iyi veya kötü olarak değil, olduğu gibi kucaklarım. Normal hayatımda pek enerjik biri olduğumu söyleyemem; kafam hep doludur genelde. Dalgın olabilirim bu yüzden. Ama üretme aşamasında aşırı heyecanlı ve enerji dolu olurum. Muhtemelen bütün enerjimi oraya verdiğim için normal hayatımda daha bir ‘duran adam’ halindeyimdir. Dansın bir parçası olmak derken, figür dansı değil de salınan, sallanan adam duruşum vardır diyebilirim.

“UMUTSUZLAŞMIŞ İNSANLARI AYAĞA KALDIRABİLİRİM”

Son dönemde dünyanın her yerinden, ve maalesef Türkiye’den korkunç haberler alıyoruz. Tüm bu negatifliğin içerisinde bir müzisyen olarak nasıl üretiyorsunuz? Tükenmiş hissettiğiniz oluyor mu?

Aramızda tükenmiş hissetmeyen yoktur sanırım. Ama dünyada ve ülkemizde o kadar korkunç şeyler yaşayan insanlar, hayatlar varken ‘ben tükendim’ demek bana hoş gelmiyor. Akıl sağlığımı korumaya uğraşıyorum ama olan bitene de sırt çevirmeyi düşünemiyorum bile. Belki yaptığım müzikle; kendini sıkışmış, umutsuzlaşmış, içine kapanmaya başlamış insanları ayağa kaldırabilirim, bir nebze olsun unutturabilirim, başka bir dünyanın da mümkün olduğunu gösterebilir miyim diye uğraşıyorum. Benim de umutsuzlukla savaşma yöntemim bu sanırım.

Albüm çıkarmayı düşünüyordunuz. Terapi’yi albüm olarak beklerken, single olarak geldi. Daha sonra da single’lar ile ilerleyeceğinizi söylediniz. Geçtiğimiz yıl yakın zamanda bir albüm gelecek diye beklerken sizi bu karara yönlendiren şey ne oldu?

Yeni medya dijital dünya maalesef sanatçıları sürekli içerik üretme derdine düşürdü. Bir ara baktım albümü daha iyi yapabilmek için daha çok zamana ihtiyacım var; acaba araları çok açmadan single’larla mı ilerlesem dedim. Ama ondan da vazgeçtim. Şimdi yine albüme yoğunlaştım. Yeni medyanın bizlere direttiği yapıya karşı çıkmaya karar verdim. Çünkü albüm bambaşka bir dünya. Oradaki 7., 9. parça belki hiç single olamayacak bir parça veya bir enstrümental veya bir deneme olacak. Bu hem albümdeki hikayeye inanılmaz bir destek sağlayacak ve onu tamamlayacak hem de bana, yani sanatçıya bambaşka bir oyun alanı yaratacak ama single olarak bir anlam ifade etmeyip kaybolup gidecek. Bu yüzden albüm iyidir, güzeldir.

“İNSAN SAÇMALAR, SANATÇI SAÇMALAR”

Yapay zekayı üretiminize entegre ediyorsunuz. Bu konuda da anladığım kadarıyla farklı fikirlere, yeniliklere açıksınız. Bazı sanatçılar yapay zekanın müzisyenlerin, sanatçıların, üreticilerin yerine geçeceğine inanıyor. Bu konuyu nasıl değerlendirirsiniz?

İnsan saçmalar. Sanatçı saçmalar. Saçmaladığını bilmeden saçmalar. Bu da onu özel kılar. Bilgisayar saçmalayamaz. En fazla hata verir. Bu da insanla makine arasındaki en büyük fark bence. Üretimimde bana yardımcı olabilir, ufkumu açabilir ama sadece ben saçmalayabilirim. Bu da beni yapay zekadan üstün kılar, Yani benim yerime geçemez. 

2 Kasım’da MIX Festival kapsamında Zorlu PSM’de dinleyicilerinizle buluşacaksınız. Neler hissediyorsunuz?

Zorlu PSM; her zaman farklıya, yeniliğe, özgünlüğe açık ve destek oldu benim gözümde. Bu, benim o sahneye çıkarken çok daha farklı düşünebilmeme ve duvarların ötesine bakabilmeme olanak sağlıyor. Beni daha fazlasına zorluyor içimde. Ve bu da bana çok heyecan veriyor. 

Festivale özel sürprizler olacak mı? Nasıl bir setlist hazırladınız?

Sert electro, rock ve funk halimiz yeni ‘fabrika ayarları’ halimizle sahnedeyiz! 

Konser sırasında dinleyici kitlesinin ve atmosferin performansınız üzerinde etkisi çok oluyor mu? 

Tabii sahne iki yönlü bir yol. Bizim verdiğimiz enerjiyle sizlerin enerjisi birleşince büyülü bir şey ortaya çıkıyor. Neyse ki bizim konserlerimizde hep birbirimizin enerjisinin de üstüne çıkarak ve beraber delirerek bitiriyoruz.

Son olarak, eklemek istediğiniz bir şey var mıdır? Kayıt Dışı okurlarına dinleyicilerinize neler söylemek istersiniz? 

MIX Festival’e gelirken rahat ayakkabılar giyin! Nefis olacak.