Huzurlarınızda bu kültürün yarattığı en fırlama rapçi: Kamufle! 

Geçtiğimiz günlerde Kayra ile yapmış oldukları Gidin Başımdan isimli şarkıyla dinleyicisiyle buluşan Kamufle ile bir araya geldik. Son dönemde herkese ve her şeye “gidin başımdan” diyen Kamufle; “Dünya her geçen gün canımı daha da sıkmayı başarıyor!” diyor.

Geçtiğimiz günlerde Kayra ile Gidin Başımdan isimli bir şarkı yayınladınız. Kayra’nın 2018 yılında yazmış olduğu sözler son halini aldı ve dinleyicilerinizle buluştu. Peki sizin tarafınızda bu şarkının planlaması nasıl gerçekleşti? Kayra ile her zaman bir aradasınız ama bu şarkı özelinde nasıl buluştunuz?

Pandemi başından beri evde sürekli üretim halindeydim. Kayra ile feat yapmak hep planlarımın arasındaydı. Kendisine “Abi beraber bişeyler yapalım mı?” dedim o da “Hadi yapalım dedi” A-Bacchus’ün beat’lerinden seçtik ve şarkı oldu.

Kamufle şu son zamanlarda kimlere, nelere daha çok “gidin başımdan” diyor?

Herkese ve her şeye! Dünya her geçen gün canımı daha da sıkmayı başarıyor. Ben de onun inadına sakin kalmaya çalışıyorum ama sonumuz hayır olsun bakalım. Dünya ve içindekilerden nefret ediyorum!

Şu son iki yıla baktığımızda müzikal açıdan çok üretken bir dönem geçirdiğinizi gözlemliyoruz. Özellikle de yapmış olduğunuz iş birlikleri ile. Farklı isimlerle bir araya gelme aşaması nasıl oluyor? Kafanızda bir isim oluşuyor ve ona göre kendi verse’ünüzü mü yazıyorsunuz yoksa, bir şeyler ortaya çıktıktan sonra mı isme karar veriyorsunuz?

İlk etapta sadece müzik yapmak istiyorum. Sonra olaylar plansız bi şekilde kendiliğinden gelişiyor. Su akıp yolunu buluyor.

Rap müzik çok geniş bir şemsiye aslında, birbirinden çok farklı duygu durumlarını, bakışları ve dünya görüşlerini ifade edebilecek bir araç gibi geliyor. Bu “sound’un” metalaşması ve ticarileşmesiyle beraber tüm dünyadaki ayrım daha da keskinleşmeye başladı. Bu işe ne kadar gönül ve emek verdiğinizi biliyoruz. Yaptığınız işler zaten ortada. Hepsi çok kıymetli. Ama şu dönemde “popüler” olan, “çok tıklanan” daha çok bir mesaj verme kaygısı gütmeden, sadece insanların dans etmesini sağlayacak altyapılara sahip parçalar yayınlanıyor. Aklıma defaatle dinlediğimiz sözleriniz geliyor: “2000’de Sam Amca’ya köle oldu ama neyse” Yıllarını hip hop’a vermiş bir isim olarak sizin bu konudaki düşünceleriniz neler?

Rap müzik daha bireysel bi’ stil olduğu için insan karakterlerine göre çeşitli oluyor. Binbir türlü insan hali. Genele baktığımız zaman orta halli gençler ya da orta halin altındaki gençlerin evlerinde bu müziği yapmaları daha pratik.

Kimisi çok para kazanmak istiyor, kendilerini bataklıktan kurtarmak istiyor ve eğer bi’ potansiyeli varsa endüstri bu çocukları medyatik bi’ hale getirip istedikleri şekilde kullanarak bir star haline getiriyor. Kimisi tamamen bağımsız kendi imkanları ile başarıyor, kimisi bir mesaj kaygısı güderek insanların ilgisini çekiyor ama sonuç olarak halk tarafından tercih edildiği sürece hem üretene hem de teşvik ettirene ve organizasyona güzel paralar kazandıyor. Şu an şahit olduğumuz şey rap müziğin 90’lar sonu 00’ler başı ABD’de endüstrileşmesi ve popüler kültür haline gelmesi gibi Türkiye’de de bu hali alması. İşin ucunda para olunca her şey bir gün mutlaka çizgisinden ve temelinden dışarıya çıkar bu normal ama hip-hop her zaman ideolojisine uygun bir şekilde altkültür olmaya devam ediyor. Şu anki akım ile hip-hop kültürünü karıştırmayalım! 

Başarı gerçekten de listelere girmekten mi ibaret yoksa önemli olan sizi gerçekten anlayan, bilinçli bir kitle ile birlikte ilerliyor olmak mı?

Günümüz dünyasında listelere organik bir şekilde girebilmek kesinlikle bir başarı ama saygınlık kazanmak hiçbir şeyin yerini tutamaz.

Yakın gelecek için dinleyicilerinizi mutlu edecek haberleriniz var mı?

Eylül ve Ekim ayı için konser planlarımız var. 8 Eylül Taksim Blind ve 24 Eylül Gebze Reggie & Hip-Hop Festivali şu an netleşenler.

Kısa birkaç soru ile devam edelim o zaman!

Rap emektarlarından futbol kadrosu kuruyoruz, teknik direktör de Kamufle. İlk 11 kimlerden oluşur?

Favori ilk 11 şu şekilde olur:

1. Rakim
2. Krs-One
3. Big L
4. Guru
5. Mos Def
6. MF DOOM
7. Nas
8. Common
9. Ol’ Dirty Bastard
10. O.C
11. Method Man

Ninja Kaplumbağalar mı? He-Man mi?

Ninja Kaplumbağalar

Küçükken Kanal D’de yayınlanan NBA maçlarını yakalamaya çalışırdım. Hemen hemen aynı dönemde de rap müzikle tanışmıştım. Ve Iverson dinlediğim rap müziğin vücut bulmuş hali gibi gözükürdü. Sizin buna benzer “altkültürünüz” ile eşleştirdiğiniz biri oldu mu hiç?

Aynı duyguları yaşadım! Bir de bizim basketbol sahamızda abiler boombox teyp eşliğinde break dance yapardı. Onları seyretmek çok etkileyiciydi ve Vince Carter seyretmek bu ateşin yanmasına sebep olanlardandır. Basketbol olmasaydı sanırım hip-hop’a çok uzak olurdum.

Müzikal hayatında Orhan Gencebay’ın en sevdiğiniz dönemi hangisi?

Her döneminde o bir müzik dehasıdır.

Beşiktaş taraftarı savaşçı futbolcuyu, “ruhla oynayan” futbolcuyu sever. Bu kulübün geleneğinde böyle bir şey var. Sizin için “Beşiktaş ruhu ile özdeşleşen kaptan” kimdir? 

BABA HAKKI