Zeynep Toker, söyleşi serisinin bu bölümünde, 216’yı çeviriyor: Türkçe Rap camiasının önemli isimlerinden Sansar Salvo Kayıt Dışı’nda! Rap müziğin günümüzdeki konumundan, düet çalışmalarına; gelecekteki planlarından, “başarı” mefhumuna kadar birçok konu hakkında gerçekleştirilen sohbet sizlerle! Keyifli okumalar!

Sizinle en son başka bir mecra aracılığıyla 2019 yılının yaz ayında bir araya gelmiştik. Eminim o zamandan bu zamana birçok şey olmuştur ama ilk olarak hepimizin ortak derdi olan pandemiye gelmek istiyorum. Bu bir yıllık süreçte siz neler yaşadınız? Üretim konusunda sizin üzerinizde olumlu-olumsuz ne gibi etkileri oldu?

Öncelikle yakınlarını kaybedenlerin başı sağ olsun. Hastalıkla boğuşanlara, geçiren ve atlatanlara da geçmiş olsun, şans eseri başıma gelmedi. Süreç içerisinde sürekli yazdım, kayıt ve çekimler yaptık. Hayat devam ediyor sonuçta ama sahneye çıkmayı gerçekten özledim.

Yeni bir parça yayınlandığında, parçanın sevilip sevilmediğine dair en iyi reaksiyonu konserlerde alıyorduk. Tabii, içinde bulunduğumuz durum yüzünden konserlere hasret kaldık. Peki bu zaman diliminde yaptığınız işin dinleyicileriniz tarafından sevilip sevilmediğini siz nasıl ölçüyorsunuz? Dinlenme sayıları mı yoksa gelen mesajlar mı size yol gösteriyor?

Bazen az dinlenen parçalar daha olumlu yorumlar alıyor. Bilmiyorum, ben o dönem için mümkün mertebe hem mali hem manevi açıdan ne yapmam gerekiyorsa onu yapmaya çalışıyorum.

İçinde bulunduğumuz dönemde müzik dinleme alışkanlıklarımız değişti. Müzik dinleme platformlarından ulaştığımız parçalar, bazı listeler içerisinde yer alıyor ve buna göre kim ne kadar dinlenmiş, “ne kadar başarı” elde etmiş bunları görüyoruz. Peki sizce de böyle mi? Bir parçayı başarılı kılan şey listelerde varolması mı? Yoksa, az öz de olsa gerçekten belli bir kitle tarafından doğru bir şekilde anlaşılması mı?

Yani prestij farklı bir durum tabii ama sağda solda çalıcak bir şeyler yapmazsanız veya o tarz parçalara konuk olmazsanız da kendinizi ve dolayısıyla dinlemeyi ve üretmeyi sevdiğiniz tarzı insanlara aşılayamazsınız bence. Listeler tanıtım açısından oldukça önemli tabii ama tek etken değil. Televizyon hala büyük önem taşıyor, bir de bir çok insan sansasyonu seviyor ve ilgi gösteriyor. PR konusuyla alakalı “Birgün” gazetesinden bir yazı paylaşmıştım, eğer iddialar gerçekse bu oldukça üzücü.

Rap müzik kültürü içerisinde uzun zamandır üretim yapan, düşüncelerinizi dinleyicilerinizle paylaşan bir isimsiniz. Peki sizin sıfırdan bir parça üretmeniz ne kadar sürede gerçekleşiyor? Birden bire içinizden geldiği gibi duygularınızı kağıda mı döküyorsunuz, yoksa gayet planlı bir şekilde masa başına geçip mi yazıyorsunuz?

Bazı parçalar birkaç günde, bazı parçalar birkaç saatte, bazıları da birkaç ayda bitiyor. Bu bende hep değişiyor.

Dinleyicilerinizi bekleyen yeni parçalar olduğunu biliyoruz. Çıkış zamanları belli mi? Single olarak mı ilerleyeceksiniz yoksa hepsini bir albümde toplamayı düşünüyor musunuz?

Belki bir EP ya da albüm yapabilirim. Ancak şu an ticari açıdan tekliler de yayınlamak durumundayım.

Farklı müzik tarzlarına ait isimlerin bir araya gelip düet yapıyor olmasını çok hoş buluyorum. Keza sizin de Kaan Boşnak ile yapmış olduğunuz parçayı çok beğeniyorum. Yakın zamanda bu şekilde birliktelik gerçekleştireceğiniz isim ya da isimler var mı?

Can Kazaz ile Hezeyan ve Burak King ile Çakala Kurda‘yı yaptık. Hakan Böcek ile bir single yapmıştık, aksilik olmazsa bir single’ına daha konuk olacağım, kaydını girdim. Onun dışında Türkçe Rap dünyasından da düetler olacak.

Düet yapacağınız isimleri neye göre karar veriyorsunuz? Yazdığınız sözlere göre yakışacak olan ismi mi düşünüyorsunuz ya da isme karar verip ona göre sözler mi yazıyorsunuz?

Bence öncelikle, farklı tarzlarda müzik yapan insanlarla düet yapmak hem MC’nin kendi kitlesini genişletmesi hem de düet yaptığı isimleri dinleyen insanların kulağını kendi tarzına alıştırması açısından önemli bir durum. Bu tarz düet çalışmalarda bugüne kadar tanıştığım, sevdiğim insanlarla ürettim.

Türkçe Rap’in şu an gelmiş olduğu nokta hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce bu kültür doğru bir biçimde temsil edilebiliyor mu? Verilmek istenen mesajlar insanlara doğru şekilde aktarılabiliyor mu?

Bence kaliteli prodüksiyonlar ortaya çıkıyor. Şehir merkezlerinde yürürken artık sıklıkla Türkçe Rap duyabiliyorum, hoş bir durum.

Son olarak yakın zaman planlarınızdan bahsedebilir misiniz? Sansar Salvo, hem Türkçe Rap hem de kendi kariyeri adına ne planlıyor? Bizleri neler bekliyor?

Yani single’lar hazırlamaya devam edeceğim, konuk olacağım projeler olacak. Onun dışında er geç bir EP veya albüm yaparım. Şu an single’ların yanında bu proje için düşündüğüm bir iki taslak beat var.